Bu Blogda Ara
5 Temmuz 2011 Salı
Drive Angry 3D (2011)
Avatar'ın hayatımıza 3D teknolojisini sokmasıyla son zamanlarda sinema sektörünün bir kısmı senaryo kısmından çok görsellik üzerinde yoğunlaşıyor
Drive Angry de bu akımdan gelen, Nicholas Cage'i başrole oturtan, 3D çekildiği için seyirciye senaryodan çok görsellik vaadeden bir film.
Film başı itibariyle görsel şölen ve pop-corn sinemanın en büyük artılarından bol eğlence vaadediyor.
Ancak dakikalar ilerledikçe beklentimizin yerini hayal kırıklığı alıyor. Nicolas Cage, aksiyon soslu eğlenceli aksiyon filmlerini seven bir aktör. Yıllar öncesinden, Con Air, The Rock, Face/Off, Snake Eyes son dönemlerde ise National Treasure ikilemesi gibi türün başarılı örneklerine imza atmış birinin yaş tahtaya basmayacağını farzederek bu film için de beklentileri yüksek tutmuştum.
Aslında hikaye fena da değil. Cehennemden kaçan ve torununu kaçıranların peşine düşen Milton, Milton'u arayan muhasebeci ve Milton'a yardım eden güzeller güzeli Piper hikayenin üçlü ayakları. Milton karakterine ilham veren John Milton adı ruhani eserlerde sıkça karşımıza çıkan bir metafor. Kendisi Paradise Lost adlı eserin sahibi iken, sinema dünyasında da yer bulmayı ihmal etmemiş. The Devil's Advocate (1997) filminde Al Pacino'nun oynadığı karakter de aynı isme sahip. Milton'un o filmde ortaya çıkan gerçek karakterini ise filmi izlemeyenler için burda açık etmeyelim.
Neyse biz yine filme dönelim. Muhasebeci kontenjanını dolduran kişi ise birçokları gibi benim de kafama FBI ajanı Alex Mahone olarak kazınmış William Fichtner. Zaten yıllarca Prison Break'de canlandırdığı için antrenmanlı olduğu ajan rolüne ısınması zor olmasa gerek. Ajan demişken, ajan görünümlü Azrail demek daha doğru olabilir.
Üçlünün son ve en güzel ayağını ise Piper rolüyle Amber Heard adlı dilber-i şahane oynamış. Normalde esmer güzellerinden etkilenen biri olarak bu sarışın afet önünde saygıyla eğiliyorum. Özene bezene yaratılmış bir arkadaşımız. 86 doğumluymuş. Ateistmiş aynı zamanda ki bu da kendisine hayranlığımı arttırdı.
Öhöm neyse filme gelirsek işte böyle koşuşturma, efektler, güzel kızlar ekseninde ilerleyen sıradan bir film.
Hakkını verelim 3D olarak çekilen son dönem filmleri arasında çekim kalitesiyle öne çıkan bir film. 3D efektler başarılı ancak sayıca azdı. Misal seyirciye doğru gelen balta, kurşun ve bozuk para gibi efektlerin sayısı artmış olsa daha zevkli olurdu. Yine de misal su kaynatan arabadan yükselen buharın efekti bile çok güzeldi. 3D efekt olarak değerlendirirsek güzel, geri kalanıyla sıradan film.
Bir de filmin özeti bence şuydu:
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder